Biracı ve şıracı

Formülü buldular, içleri rahatladı:
Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı, Akşener başkan yardımcısı!
Bununla Meral Hanım'ın oyları kırmasına set çekilecekmiş. Ağzına bir parmak bal çalınacakmış.
Fakat bu düzende efendileri Ali Koç'a da bir spor bakanlığı falan yok mudur yahu?
Nasıl olsa bakanın Meclis'ten olmasına gerek yok, "tıpış tıpış" onca yerin dibine vurdukları başkanlık sistemine göre girecekler seçime...
Bakalım "Kemal Can başkan, Selo Can başkan yardımcısı" formülüne ne zaman gelirler?
Hani neredeyse "Joe Biden başkan, Sedat Peker başkan yardımcısı" da yapabilirler uçuk tasarılarını.

***

Bu arada, Sedat Peker'in yeni bir anayasa hakkında değerli görüşlerini öğrenebilmiş değiliz...
Öyle ya, CHP tasarısına göre baraj düşüyor, yüzde 1 bile alan partinin başkanı hooop diye Meclis'e girebiliyor... Bununla seçim kazanacaklarını sanıyorlar.
Peki Muharrem İnce bu konuda ne düşünüyor?
Ne desin? "İyi fikir" dese barajı aşamayacağını, yüzde 1'e bile fit olacağını kabul etmiş olur.
Laf aramızda, Meral Hanım da "müttefikinin" tasarısı hakkında hiç konuşmadı.
Aşkolsun, adamlar o kadar uğraşıyorlar didiniyorlar, tasası gene bize düşüyor.

***

SANA DA VURSUNLAR İNŞALLAH

Eskiden "iğne vurdular" diyenlere ayı denirdi.
Bu lafı köylüler kullanırlardı.
İğne "yapılırdı"...
Aşı "olunurdu"...
Sonra sonra köylülük bizi dört yandan kuşatıp, lumpenproletarya kitlesine dönüşen köylüler toplumda ağır basınca...
Medyaya da sızan köylüler bir "aşı vurma" tutturdular gidiyor.
Fakat onların kullandıkları argoya göre "vurdurmak" fiilinin uygunsuz bir anlamı daha vardır.
"Vurdurdum abi"... "Bana da vurdular abi"... "İkinciyi de vurduralım abi"...
Bir tuhaf oluyor, benden uyarması.
İri kıyım, bol kıllı, bira göbekli lumpen "Yarın vurduruyorum hayırlısıyla" deyince sizi de gülme tutmaz mı?