Ahmet Yenilmez

Ahmet Yenilmez

Mail: shjbjdsk@hotmail.com

Bir başka hüzün var içimde!

Yabancısı olmadığım bir korku da aynı zamanda...!

Tanıdık bir korku!

Dedelerimden miras olmayan...!

Babalarımızınsa ayıplandığı sebebe dayanan bir korku...!

Dün sabah, alemde ne var ne yok diye, sosyal medyaya baktığımda #SunatullahSaadatTutuklansın #AfganlarıAlmayın mesajlarıyla dolup taşan sosyal medya alemi, bu hislerimi daha da çoğalttı!

Hani bir söz var ya, "Deveye sormuşlar neden boynun eğri diye? Deve de nerem doğru ki" diye cevap vermiş!

Kim kime neler söylüyor, söylenenlere şöyle bir bakıyorum da söylenen sözlerin medeniyetimizde, kültürümüzde karşılığını arıyorum, bulduğum kelimeler, "ayıp, günah" kelimelerinden başka değil!

Çocukları, mensup olduğu medeniyetin "vatan" tarifinden bihaber!

Milleti, kültürünün değerlerinden uzak!

Burada, İslam Medeniyetinin Türk Kültürünün çocuklarının, birbirlerine, düşmanlarının bile sarfetmediği hakaret, küfürlü söz sarfetme nedenlerini saymayacağım!

Bu durum bizi utandırmalı, zira daha dün (ki, milletlerin tarihinde bir asır çok uzun bir süre değildir adeta düne tekabül eder, der tarihçiler) aynı cephede, aynı siperde omuz omuza cenk etmiş bir medeniyetin çocukları, neredeyse birbirlerine Allah'ın bahşettiği en mukaddes haklardan olan "yaşama" haklarını ellerinden alacaklar!

Devletlerin yöneticileri de birbirlerinin yaşama haklarına kasteden aynı medeniyetin çocukları da başlarını kaldırıp da etraflarına, dünyaya neden şöyle bir bakmazlar?

Avrupa'ya bir bakın...!

Adamlar neredeyse tek bir devlet olmuşlar (Avrupa Birliği), tek bir bayrak altında toplanmışlar, pasaportsuz, vizesiz, gümrüksüz birbirlerinin vatanlarında istedikleri gibi dolaşıyorlar, çalışıyorlar...!

İsviçre'de oturan bir Avrupalı, Almanya'da çalışıp, akşam Fransa'dan alışveriş yapıp İsviçre'ye evine dönüyor!

Oysa, daha çok yakın zamanda 1939-1945 yılları arasında, o Avrupa değil miydi birbirlerini boğazlayan?

1939-1944 yılları arasında 65 000 000 (Altmış beş milyon) insan öldü!

Onlar birbirlerini boğazlamaya hazırlanırken, 1937 yılında Türkiye, Afganistan, İran, Irak Sadabat Paktı'nı kurmadılar mı?

Türkiye, İran, Irak, Afganistan... Sömürge ve yarı sömürge dönemlerinden kısa süre önce kurtulabilen bu devletlerin bağımsızlıklarının vurgulanması, son derece önemliydi!

Sadabat Paktı'nın kurulmasında öncü olan Türkiye ve onun Cumhurbaşkanı merhum Gazi Mustafa Kemal Atatürk!

Sene 1937, Avrupa birbirini boğazlamak için hazırlanırken, Türkiye, İran, Irak, Afganistan bir olmanın peşinde!

Sene 2021...!

Halimiz ortada!

Bu tabloya, 1960'lardan başlayıp, Avrupa'ya ekmeğini kazanmak için gitmiş olan, 6 000 000 'u bulan insanımızı ekleyin!

Bugün, Batı Avrupa'da kardeşlerimizin yaşadıklarını düşünün!

Onlara yapılan muameleleri hatırlayalım, mesela, "Solingen faciası"...!

Dünün CHP'si, Sadabat Paktı'nı kurarken, bugünün CHP'si, Afgan'ı, Iraklıyı kovmak için suya on kat zam mı yapıyor?

CHP bunu yaparken, diğer partiler duruyor mu?

Sadabat Paktı'nın çocuklarına sınırları açmakla, işimizin bittiğine inanıldı!

Irzını, namusunu kurtarmak için gelen insanları yaşatmak için, sadece bunun yeteceğine inanıldı.

Aslolanın aidiyet ve mensubiyet olduğu unutuldu ve gereken yapılmadı.

#SuriyelilerDefol diyen sanatçılar, devlet ricalinde ağırlandı ağırlanmakta...!

Medeniyet, kültür değerleri, sadece seçim meydanlarında hatırlandı, "Biz Çanakkale'de omuz omuza savaştık" sözüyle geçiştirildi!

Avrupa ne yaptı?

Birlik oluşturur oluşturmaz, Eurimages'ı (Avrupa sinemasının ürünlerinin ortak yapımı ve dağıtımı) kurdular!

Daha medeniyetimizin vatan tarifine girmedim!

O alan, çok daha içler acısı!

Medeniyetimizin çocukları, sosyolojik tariflerinden bihaber!

Ya, kültür farkındalığımız ve nesillere aktarımımız...?

O konuda da kendi yakın çevremize bir bakarsak, ne durumda olduğumuzu görürüz!

İnandığımız gibi yaşayamadık, yaşadığımız gibi inanıyoruz...

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar