Durdu Güneş

Durdu Güneş

Mail: durdugunes@hotmail.com

“BİLMİYORUM” DİYEBİLMENİN RAHATLIĞI

Yaşım ilerledikçe “bilmiyorum” demenin rahatlığını yaşıyorum. 

Bir vergi davasıyla  ilgili duruşmada hakim dosya içeriği dışında gümrük vergisine ilişkin bir soru sordu. "Bilmiyorum" dedim. Sonra "eğer mahkeme için bu bilgi gerekliyse bilahare bu bilgiye ilişkin beyan dilekçesi vereyim" dedim. Hakim “dosya ile ilgili değil sadece merakımdan sormuştum” dedi.

Sonra düşündüm. Gençken bana böyle bir soru sorulsa bilmediğim halde mutlaka bir cevap verirdim. Çünkü bizim eğitim biçimimiz bilgiyi göstermek üzerine kurulmuştur. Bilmemeyi küçültücü bir durum, bir yetersizlik işareti, bir statü bir zaafı olarak olarak öğrenmiştik. Oysa geldiğim nokta Sokrates’in söylediği gibi "bildiğim tek şey bilmediğimi bildiğimdir." Yani hayatın her aşamasında bilmediğim şeylerin cahili olduğumu fark ediyorum. Bilmediğimi itiraf ederek daha özgür daha rahat bilgi yolunda ilerliyorum.

Sınıfta ders anlatırken bir soru soruyorum. Sallama cevaplar alıyorum. Kimse ayağa kalktığında “Hocam ben bunu bilmiyorum” diye söyleyemiyor. Bazen elimdeki kalemi sınıfa gösterip “bu sizce kaç santim diye soruyorum.” Herkes bir şey söylüyor. Hiç kimse “hocam ölçmeden bilemeyiz. Ölçmeden bir şey diyemem” demiyor.

Dün, 19.12.2016 de  Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov, Ankara'da Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezinde katıldığı bir fotoğraf sergisinde polis memuru olduğu belirlenen Mevlüt  Mert Altıntaş’ın silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybetti.

Ülkemizi sıkıntıya sokan bu terörist eylem hepimizi milletçe üzmüştür. Ülke olarak teröristlerin hedefi haline geldik. Millet olarak yek vücut olmak ve hep birlikte mücadele vermek zaruri hale gelmiştir.

Üzerinde durmak istediğim nokta, olay henüz yeni iken ve ayrıntıları belli olmamışken sosyal medyada olur olmaz yorumlar yapılmasıdır.Sanki herkes terör uzmanı, herkes dış politika uzmanı, herkes güvenlik uzmanı.

Platon der ki, “Akıllı konuşur, çünkü söylemek istedikleri vardır. Aptal konuşur, çünkü bir şeyler söylemek zorunda olduğunu sanır.” 

Konfüçyüs der ki, “Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olmak tehlikelidir.”

Adını tam hatırlayamadığım yabancı bir yazar, “Veri olmadan bilgi, bilgi olmadan fikir olmaz” der.

 Bizde Uğur Mumcu’ya atfedilen “Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmaz” sözü var.

İnsanlar bilmediği konularda niçin bu kadar konuşmaya heveslidir? Hencrih “Akıllı her şeyin farkına varır. Budala ise, her konuda fikrini söyler”  der. Okuyup, düşünüp bilgi sahibi olsak, her konuda rahatlıkla konuşma cesareti gösteremezdik. Araştırmadan, verileri toplamadan, resmin tamamını görmeden, üzerinde düşünmeden konuşmanın kimseye bir faydası olmadığı gibi bilgi kirliliği oluşturduğu için herkese  zarar veriyor. İnsan iki yılda konuşmasını öğreniyor. Ama dilini tutması için çok okuması çok düşünmesi ve uzun yıllar gerekiyor.

Ben “bilmiyorum” demenin rahatlığına erdim. Herkese tavsiye ederim.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar