Kaçak dövüşenler kulübü demiştim ya, bu gruptan ne kadar mustarip, canı ne kadar da yanan varmış meğer!
Aman Allah’ım, siyasetten, ticaretten, bürokrasiden, spordan hemen hemen bizim mahallede her kesimden herkes, bu kaçak dövüşenler kulübünden dertliymiş!
Bir tek, benim alanım kültür sanat camiasından inilti duymadım!
Gerçi bu zamana kadar, neredeyse 35 yıldan bahsediyorum, inilti çıkaran kavgacı bir elin parmaklarını geçmez!
Onların inilti çıkaracak kadar mecalleri bile kalmadı, kimisi öldü, kimisi de makinaya bağlı..!
Sözümona belediyeleri, sendikaları, sayısını bile sayamayacak kadar iş adamları, dernekleri var ama..!
Şahsım adına bu süreç, bendenize çok faydalı oldu!
Daha doğrusu, kavgamda mecalsiz kaldığımda hal sormayanlara, halden anladıkları dille konuşacağım!
Mesela, daha birkaç gün öncesinde bir vesileyle adını andığım Berhan Şimşek...
Hani, şu mahallemizin filmi, “Minyeli Abdullah” sinema filminin baş rol oyuncusu...
Siz onu, “Hoşça kal Yarın” sinema filminde Deniz Gezmiş, “Uzlaşma” sinema filminde Mehmet Ali Ağca rolüyle de tanıyorsunuz(!)
O günleri hatırlıyorum da…
Bizler, 12 Eylül cellatlarının idam sehpalarında şehit ettiği Halil Esendağ, Selçuk Duracık’ın hikayesini anlatan tiyatro oyunuyla, Anadolu yollarındaydık!
Anadolu yollarındaydık, derken o yılları anlamanız için sizlere, 1993 yılında Bingöl’de şehit edilen 33 askerimizi hatırlatayım!
Biz, olay gününden bir gün önce Bingöl’ün Genç ilçesinden dönmüştük!
Anadolu’da turne yollarında, her gün içinde şehit taşıyan araçlar geçiyordu!
Bazen, bizden önce gitmiş şehit cenazelerinde saf tuttuk, bazen de kavga kardeşlerimizin şehadetlerini de gazetelerden ya da turne dönüşü öğreniyorduk!
O yılları anladınız inşallah!
Kavganın ve kavgacıların bol olduğu yıllar...
Şimdilerde, o kavgacılardan birkaçıyla da beraberiz, o yılları konuşmuyoruz, sadece bugün olanları seyrediyoruz!
Geçenlerde, 90’lı yılların kavgacılarından Elazığ depremzedelerinden biri aradı!
Ikına sıkına bir şeyler demeye çalıştı, diyemedi, telefonu kapattı, aradım telefonu kapalıydı!
Ortak bir dostumdan dinledim, onun dillendiremediğini..!
Merak ettiniz değil mi?
Elâzığ’da depremzede konut kuraları çekilecekmiş, yani ihale falan istemedi!
Bugünlerde, bir özel güvenlik şirketinde çalışıyor kendisi.
Berhan Şimşek demiştim, konu nereye geldi dayandı!
Sahi, Berhan Şimşek ‘’Militan vali, militan kaymakam’’ demiş!
Hani, Minyeli Abdullah'ı canlandıran Berhan Şimşek...
En zoruma giden de filmin galasında bizim mahallenin eşrafının, kendinden geçmişçesine yaptığı nümayişlerdi!
Geçenlerde duyduğum bir başka konuyla ilgili kavgamı henüz başlatmadım!
Bu ara bizim kavgacılar taburu yaralı, yorgun..!
Hekimoğlu İsmail’in romanını ben Berhan’dan önce okumuştum!
Neyse…
‘’Kaçak Dövüşenler Kulübü” yazımdan sonra 90’lı yılların kaçak dövüşenler kulübünden arayan siyasetçi, sporcu, tüccar, STK'cı, ‘’Ağzına sağlık Üstad ne çektiysek bu kaçak dövüşenler kulübünden çektik’’ diye söze başlayıp, ağlayanlar mı dersiniz, küfür derecesinde çıldıranlar mı dersiniz, küt küt kafasını duvarlara vuranlar mı dersiniz...
Lakin, hemen hemen hepsi, ‘’Ah şimdiki aklım olsaydı’’ diyerek sözlerini bitiriyorlar!
Yorum Yazın