Zamanın mekanlar içerisine sakladığı olaylar vardır. Zamanla da mekanlarda, birer birer karşınıza çıkar bu olaylar! Karşınıza çıkan olaylarla başka şeyleri de fark edersiniz ki, o da eski zamanlarda aynı mekanlarda karşılaştığınız olayların mağdurlarıyla, kazananlarının aynı olduğu...!
Eğer, siz kaybedenler safındaysanız, bunun tek nedeni vardır, o da akletmemek!
Daha doğrusu, aklınızın kullanım hakkını başkalarına devretmek!
Aklınızı başkalarına devredince, vücudunuzun kullanım hakkını da başkalarına devretmiş olursunuz, ister istemez!
Haliyle, zaman gelir varlığınız da birilerinin iki dudağı arasına sıkışır!
Akletmeyen biz Müslümanların vatanı Afganistan'ı, önce Rusya sonra ABD karıştırdı, şimdi de ABD Başkanı Biden, "Bir tek ABD askerinin bile kanına değmez" diyerek, çekti gitti!
Akletmek...!
Bütün mesele burada düğümlenmekte...!
Afganistan'a İslam yurduna ve Müslüman kardeşlerimizin yaşadıkları hale bakalım!
Ekranlara bakıyorsunuz, yurdundan, vatanından, evinden daha da acısı kardeşlerinden kaçan Afganlı, kalkışa geçen ABD uçağının kanadına sarılıyor ve sonu malum!
Efendim, bunlar zamanında ABD ile işbirliği yapanlar!
Aklının ve vücudunun kullanım hakkını, kafire teslim eden Müslümanın hazin sonu...!
Televizyon ekranlarına, sosyal medyaya bakıyorsunuz, bu asırda dünyanın gözü önünde İslam diyarında kadınlar okula gidebilecekler mi gidemeyecekler mi, kadın 90 km uzağa yalnız başına gider mi gidemez mi, tartışılıyor!
Akledip, Kur'an'ı hikaye diliyle okumayıp, ayetin indiği tarihte, o mekanda nelerin yaşandığından haberi olmayan Müslüman'ın hazin hali!
"Hadi, birbirimizden utanmamız sıkılmamız kalmadı diyelim, koskoca dünyadan da mı utanmıyoruz? Bu ne haldir?" diye sorduğunuzda da Müslüman kardeşiniz tarafından dinsizlikle itham ediliyorsunuz!
Aslına bakarsanız, bu asırlara dayanan bir haldir!
Ne zaman ki Türk, İslam Medeniyeti 'nin bayrağını eline almış ve kendisine, "Akledesiniz diye Allah ayetlerini sizin için açıklamaktadır. (2/Bakara 242)" ayetini kendisine şiar etmiş, İslam Medeniyeti adaleti ile insanlığı mutlu etmiş!
Farkında mısınız, bugün kimseler Müslümanın bütün dünyaya rezil olmasını konuşmuyor!
"Kadınlar okula gidecek mi? Kadın 90 km uzağa yalnız gidebilir mi?" tartışılırken ABD, Avrupa, Çin, Japonya , Güney Kore'deki kadınlar, sizce ne düşünürler?
"Müslüman kim, kime Müslüman denir " sorularına ne cevap verirler?
Benim zoruma gidiyor!
Oysa, daha 1915'te merhum Mehmet Akif Ersoy Berlin dönüşünde, aklımızı başımıza toplayalım diye, bakınız ne demiş, "İşleri var dinimiz gibi, dinleri var işimiz gibi"!
Bitmedi, Akif, asıl yanlışımızın ne olduğu hususunda da, "Berlin'e gittim sefirimiz Kur'an tefsiri, Fatih'e geldim, imam siyasetname ile iştigal ediyordu" demiştir!
Hadi, şimdi halimize bakalım ve şu soruyu soralım, 106 yıl önceki halimizle, şu anki halimiz arasında ne fark var?
Bir fark var, o da 106 yıl önce dedelerimizde hiç olmazsa mensubiyet, aidiyet vardı ve en azından yangın yerinden Anadolu'yu kurtardılar ve bize vatan bıraktılar!
Ya bugün...?
Bu soruya cevap verecek bir babayiğit var mı?
Olsa da sözü dinlenir mi?
Daha ağzını açmadan ya kafir ilan edilir ya da...!
Çare ?
Aklımızı başımıza toplamak...
Bakınız, Allah (cc) ne buyuruyor, "Allah katında canlıların en şerli olanı (hakka karşı) sağır ve dilsiz olan, akletmeyen kimselerdir. (8/Enfâl 22).
Yorum Yazın