"İnsanlık için büyük tehlike, Batı, Doğu ve Kuzey'dedir. İslâm Dünyası uyanıp, bir an önce bir araya gelip, ABD, AB, Rusya ve Çin gibi büyük bir devlet veya birlik kurmazlar ve nükleer silâh üretecek bir güce erişmezlerse, en geç, on beş ya da yirmi yıl içinde, Doğu ile Batı arasında çıkacak büyük ve topyekûn savaş yüzünden insanlık, yok olma; medeniyet de taş devrine geri dönme durumuna düşecektir."
Bu sözleri 10 Haziran 2010'da Sezai Karakoç'un Yüce Diriliş Partisi Genel Başkanı olarak yaptığı açıklamadan aldım.
Onca yıl sonra yine düşünüp sarsılalım, uyanalım diye...
Açıklamanın son cümleleri şöyle geliyor:
"Bu dinamit patladığı gün, gelecekte neler olabileceğini bugünden kestirmek mümkün değildir.
İlle de, 'Uyan ey akıl, ey vicdan, ey insanlık!' diye bağırmak mı gerekmektedir?"
***
Üstadın vefatını öğrendiğimizden beri hepimiz şiirlerini yeniden elden geçiriyor ve mısralarıyla yatıp kalkıyoruz.
İhtiyacımız vardı çünkü, susamışız mısralarına...
Ama Sezai Karakoç sadece olağanüstü bir şair olmakla kalmamıştı ki...
Dava adamıydı.
Kendi bildiği gibi siyaset yaptı hep, siyaseti hiç dışarıda bırakmadı.
Düşünce adamıydı.
Hatta başlı başına bir "hayat tarzı" olduğunu da söylemek yanlış olmaz.
Önce bunları belirtmek istedim.
***
Peki...
Haziran 2010'u hatırlıyor musunuz?
Daha doğrusu, o yılın mayıs ayını...
Tahran anlaşmasına...
Brezilya, Türkiye ve İran "nükleer işbirliği" anlaşmasına imza attılar.
Çok kritik bir anlaşmaydı.
Anlaşmanın satır aralarında imza atan ülkelerin "nükleer hakları"ndan söz edildiği bizim gözümüzden kaçtı ama dünyaya tahakküm edenleri huylandırdı tabii.
Haziranda BM Güvenlik Konseyi'nin kararıyla İran'a yeni yaptırımlar onaylandı.
Sezai Karakoç işte yukarıda sözünü ettiğim açıklamayı BM'nin bu kararı sonrasında yapmıştı.
***
Biliyorsunuz...
Brezilya ve Türkiye bir daha rahat yüzü görmedi...
Brezilya'da üst üste gelen yargı darbeleriyle rejimi ve ülkeyi perişan ettiler.
Türkiye bütün müdahalelere direndi.
Kitleler Erdoğan'ın arkasında durdu ve bugüne geldi.
İlk bakışta...
On yıl içinde çok şey değişti gibi görünüyor, değil mi?
Ama şu noktada yanılmayalım...
Batı hep aynı Batı.
Doğu aynı Doğu.
Kuzey aynı Kuzey.
***
AYNA
Önce insan ahlakı kazan da, sonra melek huyu edinmeye heves edersin. ŞİRAZLI SADİ
Yorum Yazın