Yüksel Aytuğ

Yüksel Aytuğ

Mail: hffhsyt@hotmail.com

Barbaros’un muhteşem hikayesine yazık oluyor

TRT 1'deki Barbaroslar: Akdeniz'in Kılıcı dizisindeki hatalarla ilgili bu sütunlarda çokça mürekkep tükettim. Çünkü Türk denizcilik tarihinin belki de en önemli karakterlerinden birinin sadece Türk halkına değil, tüm dünyaya doğru aktarılmasının önemini biliyordum. Gelin görün ki tüm uyarı ve eleştirilerim fayda etmedi.
Bu kez klavyenin başında ben değil, Mersinli kadim okurum Muhsin Manav var. İşte eleştirileri:
"Barbaroslar dizisinin özellikle denizde geçtiği imajı verilmek istenen sahneleri çok yetersiz. Bunun dışında devamlılık hataları çok sırıtıyor. Mesela önceki bölümde Hızır ve leventleri Gabriel'in mekanının önünde etrafları çevrilmişken, bir sonraki sahnede Hızır kılıcını Gabriel'e dayamış olarak görülüyor. Sürekli görünmez bir filikadan gemiye çıkan insanlar var. İşin komiği; mektupla şifreli olarak 'kutsal eşya' mevzuunda iletişim kurabilen çok zeki iki kardeş, dizinin başından beri sürekli Şahbaz'ın tuzağına düşüyor. Tıpkı çocukluğumuzun Jules Verne'den uyarlanmış çizgi filmi 80 Günde Devrialem'de olduğu gibi; neredeyse 'Tichs'in tuzağı' diye bağıracak haldeler. Son bölümde yine takas esnasında Şahbaz bunları tuzağa düşürdü. Elinde Gabriel var, kutsal eşyalar var ve sen takası onların istediği yerde yapıyorsun.
Bence bu dizi her yönüyle mantık hasreti çekiyor. Azalarak bitmesi hayırlı olur diye düşünüyorum. İyi çalışmalar dilerim..."

Çözemediğim mesele
Sevgili Hıncal Ağabey (Uluç) nasıl yıllardır İstanbul'un trafik sorununu yazıp yazıp çözemediyse ben de şu dizilerin fon müziklerinin yüksekliği meselesini halledemedim. Yazdığım onca yazı buhar olup havaya karıştı. Bu sefer de okurum Şafak Topal, annesi Sevim Topal adına aynı konuyu yazmış:
"Merhaba Yüksel Bey, atv'nin bütün dizilerini severek takip eden 80 yaşındaki annemin ricası üzerine yazıyorum sizlere: Özellikle Destan dizisinde çokca kullanılan fon müzikleri söylenenlerin anlaşılmasını zorlaştırıyor. Yabancı dizilerde konuşmaların altında müzik kullanımı ya hiç yok veya çok sınırlı ama bizdeki birçok dizide ve özellikle annemin severek izlediği Destan'da tempoyu ve gerilimi yüksek tutmak adına sürekli fonda müzik kullanılıyor. Bu durum, yaşlı insanların söylenenleri duymasını ve takip etmesini zorlaştırıyor. Hafta sonu ben de şahit oldum, bu kadar yaygın müzik kullanımı, sahnelerdeki oyuncuların ses tonlarının ve duygularının da önüne geçiyor.
Eğer köşenizde yer verirseniz, annemin adı Sevim Topal. Çok teşekkürler, çalışmalarınızda başarılar..."

Ters köşeye dikkat!
Köşemize sürekli katkı veren okurlarımızdan Aydın Kaboğlu bu kez de atv'nin Yalnız Kurt dizisini mercek altına almış:
"İyi geceler Yüksel Bey, bu gece keyifle izlediğim Yalnız Kurt üzdü ve online modern tavla turnuvasında dikkat dağınıklığı nedeniyle aldığım küp mağlubiyet getirdi.
Biz şantiyeye yabancı sokmuyoruz, bu kadar önemli proje var, önemli işler yapılan fabrikada tanınmayan klima veya başka bir usta asla içeri alınmaz, alınamaz. Bu akşam adamlar elini kolunu sallayarak giriyor, gizli projelerin fotoğrafını çekip servis ediyor! Ülkemde böyle ahmaklık olmaz, olmamalı. Bu senaryo bence sıkıntılı. Bu proje çalınabilir belki ama bu kadar basit olmamalı. İnanın bu yazıları yazarken bile sinirim devam ediyordu. Selamlar..."
YAZAR NOTU: Bence bu kez biraz acele etmişsiniz sevgili Aydın Bey. İhtiyar'ın fabrikayı havaya uçuracaklarına dair uyarısını unutmayın. Muhtemelen fabrikadakiler durumun farkında ve suçüstü yapabilmek için bu durumu görmezden geliyorlar. Bekleyip, görelim derim.

Şeref kürsüsü
Adana'da akciğer ve dalak büyümesi yüzünden bir çocuklarını kaybeden, iki çocukları da aynı hastalıkla mücadele eden ailenin yıkık dökük evini tamir ettiren Hakan Ural gönüllerdeki yerini iyice sağlamlaştırdı.

Zap'tiye
Karısına yapılan espriyi kaldıramayıp sunucu tokatlayan Will Smith'i bir hafta konuşanlar, keşke her gün gerçekleşen kadın cinayetlerini de 'aynı duyarlılık, hassasiyet ve yüreklilikle' konuşabilse.

Ne demiş?
"İş yaparken yabancıya kardeşin gibi, kardeşine yabancı gibi davranacaksın." (Atv'nin dizisi Yalnız Kurt'ta Doğan'ın sözü)

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar