Vatandaşın kiralık konut sıkıntısını çözmek için kolları sıvayan GYODER, kamu-özel sektör işbirliğiyle 500 bin konut üretme hedefinde sona yaklaştı. Başkan Mehmet Kalyoncu, “Modelin finansmanına yurtdışından büyük ilgi var” dedi
Vatandaşın en büyük problemi olan yüksek ev kiraları için yeni model hazırlayan Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği (GYODER) çalışmalarını hızlandırdı. Arsa için belediyelerle görüşen dernek, modelin finansmanı için de bankalarla ve uluslararası emeklilik fonlarıyla bir araya geldi. Hedef kamu-özel sektör işbirliğiyle 500 bin kiralık konut üretmek... Konutların hane halkı gelirinin yüzde 30'unu geçmeyecek fiyatlarla kiralanması öngörülüyor. GYODER Başkanı Mehmet Kalyoncu, finansman için Suudi Arabistan, Çin, Hollanda ve Birleşik Arap Emirlikleri ile görüşmelerin derinleştiğini söyledi. GYODER'in modeli, kamuya ait arsalarda özel sektörün kiralama amaçlı konut üretmesini, kira için üst limit belirlenmesini, devletin denetim yapmasını içeriyor. Kamu-özel sektör işbirliğiyle yapılacak konutların son dönemde gündemden düşmeyen kiracı-ev sahibi problemlerini ortadan kaldırması bekleniyor.
5 İLÇEYLE GÖRÜŞTÜLER
Gazetecilerle sohbet toplantısı düzenleyen GYODER Başkanı Mehmet Kalyoncu, "Bugüne kadar bütün İstanbul'daki ilçe belediyelerine, büyükşehirlere ve ilgili kuruluşlara modelimizi gönderdik ve randevu talep ettik. Üsküdar, Ümraniye, Şişli, Avcılar ve Başakşehir belediyeleri ile görüştük. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden de randevu bekliyoruz. İlçelerin en büyük problemi arazi üretmek" dedi. Kentsel dönüşümün önündeki en büyük engelin de kiralık konut sıkıntısı olduğunu anlatan Kalyoncu, "İnsanlar evlerinden çıkacak, kiralık konut bulacak ki o binalar yıkılabilsin. TÜİK'e göre bir binada yaklaşık 4 konut var. Dolayısıyla 500 bin konut üretimi, 125 bin eski binanın yeniden inşası demek. İstanbul'da 262 bin binanın 1980 öncesi yapıldığını düşündüğümüzde bu hayati öneme sahip oluyor. Nitekim Kandilli Rasathanesi'nin araştırmasına göre 7.5 şiddetinde bir depremden yaklaşık 40 bin bina ağır hasar, 136 bin bina orta hasar, 300 bin bina ise hafif hasar alacak. 2024 yılında bu modeldeki ilk konutların üretimini ülkemizde göreceğimizi düşünüyoruz" diye konuştu.
ÇİN'LE ANLAŞMA GÜNDEMDE
Modelin finansmanı için Merkez Bankası ve beş banka ile görüştüklerini belirten Kalyoncu, yurtdışında emeklilik fonlarının da kapısını çaldıklarını ifade etti. Kalyoncu, "Hollanda, Çin, Suudi Arabistan ve BAE'den ilgili bakanlıklar ve finans kuruluşlarıyla görüşmelerimiz devam ediyor. Suudi Arabistan'ın TOKİ'si ve büyük şirketleriyle görüştük. Çinli China State Construction Engineering ile görüşüyoruz. ENR dünya listesinde birinci olan Çinli firma. 12 kişilik ekiple geldi. Niyet mektubu alma ve işbirliği protokolü aşamasına geldik. ICBC aracılığı ile neler yapılabilir konuşuyoruz" diye konuştu.
KUR RİSKİ ÇÖZÜLSE HOLLANDA İSTİYOR
KUR riskini bankalar ve özel sektörün almak istemediğini söyleyen Mehmet Kalyoncu, "Hollandalı NHG Dutch Foundation Homeownership Guarantee Fund (NHG Hollanda Vakfı Ev Sahipliği Garanti Fonu) ile geçen salı İstanbul'da görüştük, görüşmeler çok iyi geçti modelimizi anlattık. Eğer döviz riski yönetilirse, yeni konut modelinin kaynağı Hollanda'dan gelebilir" diye konuştu.
GELİRİN % 30'U KİRAYA GİDECEK
Yeni model gerçekleşirse vatandaşın piyasa dalgalanmalarından etkilenmeden kiracı olabileceğini belirten Kalyoncu, şöyle konuştu: "Hane halkı gelirinin yüzde 30'unu barınmaya ayıracak, yaşam standartları yükselecek. Düşük kira rakamlarıyla çevredeki yerleşim yerlerinin de ucuzlaması hedefleniyor. Halkın faydalandığı halkçı bir model ve aynı zamanda kamunun başta mülkiyet olmak üzere haklarının korunduğu devletçi bir model. Biz İstanbul'da da en az yüzde 10 kurumsal kiraya verenin olduğu bir kiralık konut stoku olması gerektiğini düşünüyoruz. Yani 500 bin kiralık konuttan söz ediyoruz."
AKILLI ŞEHİR YERİNE VİCDANLI ŞEHİR
GYODER 18. Gayrimenkul Zirvesi de 25-26 Ekim'de İstanbul Kongre Merkezi'nde yapılacak. Mehmet Kalyoncu, kongreyle ilgili olarak da şunları söyledi: "Deprem gerçeğini İstanbul unutursa Türkiye unutur ve İstanbul unutmak üzere. Zirvede depremi unutturmamak için içeriğin yarısından fazlasını deprem üzerine kurguladık. Mottomuz şöyle: 'Şehrini Vicdanla Tamamla.' Zirvede çıkış noktamız 'akıllı şehirleri' bırakalım bizi bir yere götürmedi, 'vicdanlı şehirlere' bakalım. Vicdanlı olmak 'daha az kazanmak' değil 'kazancın adil paylaşılması' ile olur."
Yorum Yazın