“Suriye’de, bulunduğu yere güven, huzur ve refah getiren tek ülke Türkiye’dir.
Bizim dışımızda, Suriye sahasında etkin olan güçlerin bulunduğu her yerde;
zulüm,huzursuzluk ve yıkım vardır”
Recep Tayyip ERDOĞAN
Arap dünyası’nda 2010 yılında başlayan halk hareketlerinin rüzgarı çok kısa bir süre sonra Suriye’de esmeye başladı. 2011 yılında sivillerin daha fazla özgürlük ve adalet talepleri, rejimin aşırı güç kullanmasıyla iç savaşa döndü. Özgür Suriye Ordusu ismiyle silahlanarak rejime karşı mücadele eden muhalifler, zaman içerisinde görüş ayrılığına düşerek gruplara bölündü. Muhalif gruplar arasında yaşanan ayrılık ve çatışmalar sırasında birçok terör örgütü ortaya çıktı. Terör örgütü PKK/YPG Suriye’de yaşayan bu kaos ortamından istifade ederek birçok Siyonist devletinde desteğini alarak Irak sınırından İdlib'e kadar uzanan Türkiye sınır hattında bir terör koridoru oluşturmak istedi. Terör örgütünün bu hayali TSK’nın düzenlediği Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatları ile sonlandı.Türk Silahlı Kuvvetleri ve Suriye Millî Ordusu büyük bir başarı elde ettikleri Fırat Kalkanı Harekatı’nda sonra Afrin, Azez, Tel Rıf'at kentlerinde halka zulüm yapan bebek katili PKK/YPG/PYD ve İslam düşmanı IŞİD (DEAŞ) terör örgütlerine yönelik 20 Ocak 2018'de Zeytin Dalı Harekâtı’nı başlattı. Afrin'in terör örgütü PKK/YPG'nin işgalinden kurtarılması için Fırat Kalkanı Harekatı'nda şehit düşen 72 Türk askeri anısına havalanan 72 savaş uçağı, belirlenen terör hedeflerini bombalamaya başladı. Operasyonun başladığı tarihte yani 3 yıl önce bugün olduğu gibi yine yaşanan hadiseleri yakından takip etmek için Suriye topraklarındayım. Yaklaşık 3 yıl önce ölümün,zulmün,ümitsizliğin ve korkunun hakim olduğu Afrin ve civar kentlerde bugün huzur ve güven ortamı var. Zeytin Dalı Harekatı başladığında sadece askeri araçlar için açılan sınır kapısı bugün Zeytin Dalı Sınır Kapısı ismi ile bölgenin önemli ekonomik kapısı haline geldi. Açılan gümrük kapısıyla insani yardımların daha kolay ulaştırılması ve altyapı çalışmalarının daha hızlı ilerletilmesi sağlanmıştır. Sınır Kapısı ile Afrin'in Cinderes beldesini birbirine bağlayan kara yolu Hatay Valiliği koordinesinde Karayolları Genel Müdürlüğü’nün ilgili birimleri tarafından tamamlanarak hizmete açılmış durumda. Çift şeritli asfalt yoldan Cinderes beldesine çok kısa bir sürede ulaştık. Belde merkezi Anadolu’nun bir şehir merkezinden farkı yok. Savaşın izleri her ne kadar gönül ve beyinde silinmemiş olsa da sokaklarda yaşama dair her şey var. Sokaklar canlı ve hareketli. Bir süre burada durduktan sonra Afrin’e hareket ettik. Afrin’e varana kadar gözümüzün alabildiği her yer zeytin ağaçları ile dolu. Asırlık, yarım asırlık bu ağaçlar zamanında öyle bir dikilmiş ki sanki cetvel ile çizilmiş, ip ile dizilmiş bir görsel güzellik var. Ve Afrin’deyiz. Çanakkale Zaferi'nin 103. yıl dönümünde yani 18 Mart 2018’de Afrin şehir merkezi TSK desteğindeki ÖSO tarafından tamamen kontrol altına alınması sonrası Afrin yönetim binası ele geçiren silah arkadaşlarım o gün Şanlı Bayrağımızı göndere çekmişti. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı aynı zamanda Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu üyesi Prof. Dr. Seyit SERTÇELİK hocam ile aynı binada, aynı balkonda Şanlı Bayrağımızın eşsiz gölgesinde birkaç kare fotoğraf çekildikten sonra şimdi Afrin sokaklarındayız. Türk askeri, gittiği her yere huzur ve güven dağıtmaya devam ediyor sözünün adeta uygulamasını Afrin’e daha ayak basar basmaz hissediyoruz. Teröristlerin işgaline son verilmesinin ardından yaşamın normale dönmesi ile terör örgütüne ait izler silinmiş ve TSK’nın verdiği güvence sayesinde 20 Mart 2018'den itibaren evlerine dönen siviller ile Afrin’in nüfusu bugün 400 bini geçmiş durumda. Yaklaşık 3 yıl önce maşa terör örgütü PKK/YPG’nin zulüm üzerine kurmuş olduğu yönetim düzeni yıkılmış yerine huzur ve güven gelmiş. Korku dolu günlerin geride kalmasıyla yaraların sarıldığı Afrin’de yaşayan siviller, Türkiye ile özgürlüğe kavuşmanın mutluluğunu yaşıyor. Teröristlerin kol gezdiği Afrin'de artık huzur ve güven hakim. Mart 2018’e kadar terör örgütü sivillerden zorla vergi alıyor ve ticaret yapanlara zorla ortak oluyordu. Zeytin Dalı Harekatı sonrası esnafın yüzü gülmekte ve huzurlu bir ortamda ticaretlerini yapmaktalar. Bölgede Hatay Valiliği'nin koordinasyonunda eğitim, sağlık, tarım ve alt-yapı çalışmalarına hız kesmeden devam edilmekte. Bölgede hayatın normale dönmesi adına, Türkiye'nin desteklediği yerel meclisler yoluyla tarım, sanayi, ticaret, kültür, spor, sağlık, eğitim gibi alanlarda bölge halkına yardımcı olunuyor. Afrin'deki zeytincilik başta olmak üzere tarım ve ziraat faaliyetleri hızla devam etmektedir. Terör örgütünde kurtulan Afrin’de bir çok zeytinyağı ve sabun fabrikaları açılmış ve üretime başlamış durumdalar. Çarşı ve pazarlar hem ticari hem de sosyal yaşantı olarak çok canlı. Huzur ortamının etkisi ile bir çok kuyumcu ve döviz bürosu yanı sıra PTT’de bankacılık için hizmetleri için şube açmış durumda.Bir dönem PKK/YPG terör örgütünün karargah haline getirdiği hastane ve okullar bakım-onarım faaliyetlerinden sonra yeniden hizmete açılmış. Şimdi Afrin’de Suriyeli doktorlar, hemşireler, memurlar çalışıyor. Harekat bölgesinde yaşayanlara yeni kimlikler veriliyor. Afrin’de bulunan bütün araçlara yeni plaka veriliyor. Güvenlik önlemleri altında Afrin şehir merkezine kent güvenlik sistemi kuruldu. Şehrin kritik bütün noktalarına MOBESE sistemi kuruldu. Şehrin güvenliğini sağlamak için oluşturulan yerel polis birimi Şurta 7/24 esasına göre görev yapmaktalar. Adalet Bakanlığı bölgeye koordinatör savcılar atayarak Afrin'de bulunan adalet sarayı ile adil yargılanmanın önü açılmıştır.Terör suçlarına karışanlar, kurulan mahkemelerce yargılanıyor. Yerel güçlerin denetimindeki Afrin cezaevinde çoğu terör örgütleri PKK/YPG ve DEAŞ'a mensup mahkumlar tutuluyor. Cezaevinde terör suçundan hüküm giymiş kadın mahkumlar da var. Farklı ülkelerden gelen kadınlar, Suriye'de hiçbir tanıdıkları olmadığı için koğuşlarında çocuklarıyla beraber kalıyor. Cezaevi yönetimi çocuklar için ayrı bir bölüm yapmış.Seyit hocam ile Afrin sokaklarında yürürken devletimizin gücünü net bir şekilde gördük.Huzur ve güvenin tesis edildiği şehrin birçok noktasında Şanlı Bayrağımızı ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın posterlerini gördük. Suriyeli kardeşlerimizin özellikle çocukların milletimize ve ülkemize sevgisini gördük. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın “Afrin şehir merkezinde artık terör örgütünün paçavraları değil, huzurun ve güvenin sembolleri dalgalanıyor. Şu anda orada Türk bayrağı dalgalanıyor, Özgür Suriye Ordusu'nun bayrağı dalgalanıyor” sözleri ile yazıma son verirken ‘SİLAHLARIN SUSTUĞU BİR DÜNYA’ istiyorum tüm insanlık adına.
Dr. İmbat MUĞLU
Yorum Yazın