Son dakika.. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında önemli açıklamalarda bulunuyor...
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulunuyor. Bahçeli, "Rusya ve Ukrayna ile masaya oturabilecek tek ülke Türkiye'dir. Dostluk ve komşuluk hukukumuz olan hiçbir ülkeyi gözden çıkarmamız mümkün değildir. Türkiye cephe ülkesi olmayacaktır. Milli çıkarlarımız neyi gerektiriyorsa adresimiz ve konumumuz orasıdır. Dış politika hassas bir alandır, milli beka her zaman önceliğimizdir. Putin haksızdır, fakat bu durum ilişkilerimizi zedelememelidir. Biz ondan bundan medet ummayız, savaşın karşısındayız, kalıcı ve köklü barışın yanındayız. Küreselci, eyyamcı değiliz, Türk milliyetçileriyiz. Haksızlık karşısında susmanın dilsiz şeytanlık olduğunu çok iyi biliriz." ifadelerini kullandı.
Bahçeli'nin konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
Çatışma dinamiklerinin yaygınlık kazanması, hakimiyet mücadelelerini yaygınlaşarak ileri bir aşamaya sıçrama emaresi taşıması düşüncemin temelini oluşturmaktadır. Barış ve istikrara duyulan haklı talepler her seferinde kesintiye uğramıştır. Medeniyet ve milletler arasındaki fay hattı, bazen sudan sebeplerle bazen de daha fazlasını elde etme hırsıyla çatlamıştır. Zincirleme felaketleri beraberinde getirmiş, insanlığın umudunu birer birer devirmiştir.
Rusya'nın askeri operasyonu uluslararası hukuka, Minsk sürecine bütünüyle terstir. Ukrayna'nın işgali de Soğuk Savaş sonrasının en ciddi krizlerinden birisi olarak sivrilmiştir. Rusya sözünde durmamış, 2014'ten itibaren işgal planlarını aşama aşama takbik etmiştir. Bir devletin toprakları çok tehlikeli bir şekilde saldırıya uğramıştır, bu saldırı bütün vehametiyle sürmektedir. BM, cılız ve zayıf kınama mesajlarından başka hiçbir şey yapamamış, hiçbir irade gösterememiştir.
"DONBASS'I UKRAYNA'DAN KOPARMA HAMLESİ BÖLÜCÜLÜKTÜR"
Dünya ekonomik yaptırım kararlarıyla oyalanmıştır. Putin'in tarihe yalancı şahitlik yaptırarak işgali haklı çıkarmaya çalışması çelişki içinde bocaladığının göstergesidir. Ayrılıkçı Donbass'ın Rusya'nın parçasının olduğunu söylemesi yanlıştır. Tarihin şahitliğine müracaat edersek Türk milletinin konuşmaya, tarih hatırlatmasının hiçbir devletin ne yüzü ne de cüreti yetecektir. Tarihi gerçekler konuşmaya bir kez başlarsa Türk milletinin okunan fermanını duymayan, dize gelmeyen kalmayacaktır.
Değerli arkadaşlarım Donbass'ı Ukrayna'dan koparma hamlesi bölücülüktür. Putin'in Donestk ve Luhansk'ı tanıma kararının ardından ayrılıkçı bölgeye asker sevk ettiği malumunuzdur. Rusya, Ukrayna'nın NATO'ya alınmaması konusunda yazılı güvence talep etmiş fakat alamamıştır. Esasen Ukrayna arada kalmış, güç blokları çemberinde sıkışmış, deyim yerinde filler tepinirken çimenler ezilmiştir.
Dün kanlı gündemin üst sıralarında Bosna, Bağdat, Kabil, Şam vardı, bugün Kiev girmiştir. Putin'in muhataplarıyla ters düşmesinden dolayı Ukrayna işgaline mecbur kaldıklarını söylemesi çok yenidir. Ukrayna madem NATO üyesi yapılmayacaktı bunda yıldır ABD tarafından boş vaatlerle avutulmuştur. Bu kapsamda Ukrayna'yı ateş çukuruna çeken bir yanda Rusya iken diğer yanda Batılı ülkeler değil midir? ABD ile AB ülkeleri küresel sahnenin ön tarafında yaptırım kararları açıklarken arka planda müzakere zemini aradıklarını kimse inkar edemeyecek, bize de yutturamayacaktır.
Ekonomik, finansal ve siyasi yaptırımların artırılması, Rusya'nın saldırganlığına engel olamamıştır. Batı sürekli top çevirmiş, otomatik pilota bağlanmış kınama mesajlarıyla durumu kurtarmayı zannetmiştir. Bize göre Ukrayna'nın bugüne kadarki talihsizliği bağımsız kararlar alamamış olmasıdır. 2014 yılından itibaren sistematik bir kuşatma, ele geçirme süreci bu ülkeyi rehin almış, felç etmiştir.
Donbass bölgesi 8 yıldır kaynayan kazan, patlamaya hazır bombadır. Rusya, Ukrayna üzerinden eski hakimiyet havzalarına tutunmayı hedeflerken ABD de Rus tehlikesine dayanarak ortak tehdit mimarisi etrafında toplamaktadır. Ukrayna kesintisiz devam eden nüfuz ve güç mücadelelerine bahane olan ülkelerden sadece 1 tanesidir. Sürekli savaşlar dönemi kapısı maalesef açılmaktadır.
"RUSYA VE UKRAYNA İLE MASAYA OTURABİLECEK TEK ÜLKE TÜRKİYE'DİR"
Ukrayna'nın zalim işgali, buna karşı gösterilen etkisiz tepkiler, yeni dünya düzeni hakkında hepimize fikir vermektedir. Rusya'nın Ukrayna'yı işgal etmesi, devletlerarası yeni bir yöntemi de gün ışığına taşımıştır. Rusya'nın BM Güvenlik Konseyi'nde kendisiyle ilgili alınan kınama kararını reddetme hakkı olması çarpıklıktır. Bu kuruluşun baştan aşağı reforma ihtiyacı olduğu ayan beyan ortaya çıkmıştır. İnsanlığın güvenliği 5 devletin çıkarıyla bir ve aynı görülemez.
Geldiğimiz aşamada MHP olarak Rusya-Ukrayna arasındaki çatışmaların ivme kaybetmesi maksadıyla Türkiye ve dünya kamuoyuyla paylaşmak istediğimiz görüşlerimiz şunlardır: Ukrayna'nın egemenlik haklarına mutlak surette saygı duyulmalıdır. Çok acil ateşkes rejimi tesis edilmelidir: Rusya askeri unsurlarını geri çekmelidir. Krizin çözülmesi için tek seçenek diplomasi ve diyalogtur. Rusya ve Ukrayna heyetleri arasında mutabakat arayışları önemlidir.
Rusya ve Ukrayna ile masaya oturabilecek tek ülke Türkiye'dir. Dostluk ve komşuluk hukukumuz olan hiçbir ülkeyi gözden çıkarmamız mümkün değildir. Türkiye cephe ülkesi olmayacaktır. Milli çıkarlarımız neyi gerektiriyorsa adresimiz ve konumumuz orasıdır. Dış politika hassas bir alandır, milli beka her zaman önceliğimizdir. Putin haksızdır, fakat bu durum ilişkilerimizi zedelememelidir. Biz ondan bundan medet ummayız, savaşın karşısındayız, kalıcı ve köklü barışın yanındayız. Küreselci, eyyamcı değiliz, Türk milliyetçileriyiz. Haksızlık karşısında susmanın dilsiz şeytanlık olduğunu çok iyi biliriz.
MUHALEFETE SERT TEPKİ
Rusya'nın Ukrayna'ya saldırması sonucunda Batı'nın ikiyüzlülüğü kanıtlanmıştır. AB, Ukrayna krizinde çürük eleştiriden başka hiçbir şey yapmamıştır. Dünyanın geleceği adına endişemiz daha da katlanmıştır.
Türkiye, Ukrayna krizinde milli bir duruş sergilemiştir. Ne var ki zillet ittifakı bundan bile rahatsız olmuştur. Çatışmaları neredeyse hükümete fatura edecek kadar gafil hale düşmüşlerdir. Hükümete kara çalanlar İstanbul'a kar yağdığında iki mahalle arasındaki ulaşımı sağlayamadıklarını ne çabuk unutmuşlardır. Rusya'nın operasyonu esnasında CHP Genel Başkanı ile İP Genel Başkanı S-400 aleyhine açıklamalar yapmışlardır. Zillet ittifakının ana ortakları majestelerinin muhalefeti olarak sivrilmiştir. Demokrasinin güvencesi NATO değil milletin tertemiz iradesidir.
Yorum Yazın