Buça'daki katliam görüntülerinin gerçekliğinin açığa kavuşmadığını söyleyen MHP Lideri Bahçeli, "Eğer katliam varsa sorumlularından hesap sorulmalı" dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Bahçeli, Buça'daki görüntülere ilişkin dikkat çeken ifadeler kullandı. Bahçeli, "Geçtiğimiz hafta İstanbul'da Rusya ve Ukrayna temsilcilerinin Türkiye'nin arabuluculuğuyla bir araya gelmeleri, pek çok ülkeyi korkutmuştur. Katliam iddialarının bu müzakere masasından sonra gündeme taşınması ya bir tesadüf ya da kahredici bir tezgahtır." dedi.
Bahçeli, anketlerde MHP'nin kasıtlı şekilde hedef alındığını söyledi, "Kokuşmuş araştırma şirketleri, alayınıza soruyorum; siz anketleri yaparken CHP Genel Merkezi'nde mi bulunuyorsunuz, Kandil'de mi geziyorsunuz?" diye konuştu.
Bahçeli, enflasyonun el birliği ile yeniden indirileceğini ifade ederken, fırsatçıların KDV indirimlerini etiketlere yansıtmamasına ise ateş püskürdü.
"BU ANKETLERİ YAPARKEN CHP GENEL MERKEZİ'NDE Mİ BULUNUYORSUNUZ?"
Bahçeli'nin açıklamaları şöyle:
Bizim geçmişten borç değil alacağımız vardır. Veremeyeceğimiz hiçbir hesabımız yoktur. Hiçbir karanlık ve karışık ilişkimiz de yoktur. Bu mücadelede yol başçımız Merhum Alpaslan Türkeş beydir. MHP, 53 yıldır tuzakları bozuyor, 53 yıldır Türk-İslam ülküsüne leke sürmek isteyenlerin heveslerini kursaklarında bırakıyor. Dün haklıydık, bugün haklıyız. Allah şahit yarın da haklı çıkacağız. Hakkımızı yiyenlerle, halkımızı incitenlerle bu dünyada da, mahşerde de hesaplaşacağız. MHP oranlara sığmaz, barajlarla sınırlanamaz. Türklüğün baraja takılacağını söyleyenler müstevli kalıntılardır. Devamlı hale gelen algı operasyonları ile kamuoyunda partimizin gerilediğini yazan kokuşmuş araştırma şirketleri, alayınıza soruyorum; siz anketleri yaparken CHP Genel Merkezi'nde mi bulunuyorsunuz, Kandil'de mi geziyorsunuz?
"BİZİM ÖLÜMÜZ BİLE SİZİN DİRİNİZİ YERLE YEKSAN EDER"
Bu anketçilere umut bağlayan siyasetçilere bizim ölümüz bile sizin dirinizi yerle yeksan eder. Şimdi deden haberiniz olsun 2023 Haziran'da sokağa çıkacak yüzünüz bile olmayacaktır.
"DURDUĞUMUZ YER DOĞRUDUR, BAKTIĞIMIZ YER DOĞRUDUR"
Hiç kimse yalan anketlerle bize ayar veremez, gözümüzü korkutamaz, ufuk çizgimize karanlık perde çekemez. Gönlümüze kuşku düşürmek kimsenin harcı olamaz. Biz kendimizden eminiz. Biz aziz milletimize şüphesiz inanıyor ve güveniyoruz. Biz Türk Milleti'ni canımızdan aziz biliyoruz.
Durduğumuz yer doğrudur, baktığımız doğrudur, doğrulduğumuz bereketli toprak Türk vatanıdır.
BAHÇELİ'DEN BUÇA ÇIKIŞI: MÜZAKERELER SONRASI ORTAYA ATILMASI YA TESADÜF YA DA KAHREDİCİ BİR TEZGAHTIR
Günümüz şartlarında savaşların çehresi, çatışmaların çerçevesi, köklü değişimlere, köşesiz devinimlere uğramıştır. Savaş, siyasetin şiddete dayalı araçlarla idame edilmiş şeklinden başka bir şey değildir.
Son günlerde Ukrayna'nın Buça şehrinde yaşandığı iddia edilen sivil ve masum insanların katledilmesiyle ilgili haberlerin gündeme yansıması, her açıdan incelenmeye, önü ve arkası irdelenmeye muhtaç bir meseledir. Kilise bahçesindeki toplu mezarda 410 sivilin cansız bedenine ulaşıldığı, bunun Rusya tarafından işlenmiş bir savaş suçu, katliam olduğu ifade edilmiştir. Düzmece bir olay mı yoksa gerçekten bir katliam mı olduğu henüz açıklanmamıştır. Biz hiç kimsenin sefil propagandasına yataklık yapamayız. Şuurlu ve uyanık hareket etmek, sis bulutu içinde güvenli yol bulmamızı temin edecektir. Dehşet verici tablo karşısında 'yaşasın' veya 'kahrolsun' kamplarına da ayrılmamız, irade hürriyetimizin inkarından başka bir şey değildir.
Rusya, Buça'daki katliam iddialarının kurgu ve yalan olduğunu açıklamıştır. Ancak ABD'den Fransa'ya, NATO'ya kadar niyeti bildik kuruluşlar, savaş suçu işlendiğini alelacele duyurmuşlardır. Savaş ve çatışmalar sırasında yalan ve saptırılmış haberlere sürekli çıkmıştır.
Burada asıl can alıcı husus Rusya ile Ukrayna arasında yeşeren ateşkes ve barış görüşmelerinin mesafe aldığı zamanda sivil katliamlarının dünya gündemine bomba gibi düşmesidir. Rusya, Buça'daki katliam olaylarının kurgu ve yalan olduğunu söylemiştir. Ancak savaşın bitmesine tahammülü olmayan ülkeler iğrenç bir senaryoya bel bağlamışlardır.
Rusya-Ukrayna arasındaki müzakerelerin kesilmesini isteyenler vardır ve bu gün yüzündedir. Geçtiğimiz hafta İstanbul'da Rusya ve Ukrayna temsilcilerinin Türkiye'nin arabuluculuğuyla bir araya gelmeleri, pek çok ülkeyi korkutmuştur. Katliam iddialarının bu müzakere masasından sonra gündeme taşınması ya bir tesadüf ya da kahredici bir tezgahtır.
"PUTİN İLE ZELESNKİ İSTANBUL YA DA ANKARA'DA BİR ARAYA GELEREK EL SIKIŞIP SAVAŞA SON VERMELİDİR"
Artık hiçbir şey eskisi gibi olamayacaktır. Güvenlik ve diyalog açıkları günden güne genişlemektedir. Türkiye bütün karşı çıkışlara, yıldırıcı politikalara rağmen barıştan sapmayacağını göstermiştir. Buça olayından sonra görüşmelerin nasıl sürdürüleceği kısa sürede belli olacaktır. Putin ya da Zelenski'nin İstanbul ya da Ankara'da bir araya gelerek el sıkışıp bu savaşa son vermeleri beklentimizdir. Kimlerin stratejik kazançlar elde ettiği artık gizlenemez boyutlardadır. Ülkemiz kendi güvenliği ve dünya güvenliği için çabalamaktadır.
"MİLLET İTTİFAKI UMARIM ORADAN DERS ÇIKARMIŞTIR"
Victor Orban'ın ittifakı, 6'lı ittifakı ters köşeye yatırmış, AB'nin engellerini aşmayı başarmıştır. Dış desteklerin işine yaramadığı, başkalarına kurşun askerlik yapanların sonunun iyi olmadığını Macaristan örneği göstermiştir. Ümit ederim ki Millet İttifakı bundan ders çıkarmıştır.
Zillet ittifakı Macaristan'a bakıp ders almalı. Milletin dışında ikinci bir egemen, bir başka karar ve irade kudreti yoktur. İktidarın vizesi sandıkta, milli irade tarafından verilmektedir. Bunun dışında icazet arayışına çıkanlar, 85 milyon Türk vatandaşının hakkını hukukunun iki paralık etmek üzere harekete geçmişlerdir.
"ÇIKAN ENFLASYON EL BİRLİĞİ İLE İNDİRİLECEKTİR"
Kovid 19'un yaraları henüz sarılmamıştır. Tıkanmalar henüz açılmamıştır. Beşeriyete musallat olan hastalık bütün hedefleri kesintiye uğratmıştır. Her devlet imkanları nispetinde seferber olmuş, kaynaklar bu uğurda harcanmıştır. 24 Şubat'tan itibaren Rusya ve Ukrayna'nın savaşı, enerji ve gıda güvenliğini zedelemiş, zincirleme sorunlar bütün coğrafyayı sarmıştır. Ülkemiz ve tüm dünya benzerine çok az rastlanan sınavdan geçmektedir. Bunun bilmeden Türkiye ekonomisi ile ilgili felaket tamtamları çalmak, bittik, iflas ettik, perişan olduk masalları anlatmak sorumlu bir tavır değildir. Hiç kimsenin aç kalmasına göz yumamayız. Allah nimetin kefilidir. Türk Milleti hangi geceyi görmüştür de sabahına çıkamamıştır.
Acıda, tasada, mücadelede, fedakarlıkta, ahlakta, millilikte yoklar. Ancak yalan oldu mu varlar, iftira oldu mu meydandalar. Kobani'ye selam sallarlar, PKK/YPG'ye arka çıkarlar, sonra da dönüp bir kuvayi milliyeyiz deyip kalpakla poz verirler. Kalpak da taksanız, masaya da otursanız, yolunuzu gözleyen mağlubiyetten kurtulamayacaksınız. Kılıçdaroğlu, sen aslında çift kişiliksin, birincisi karanlıkta uyanık, ikincisi aydınlıkta gafilsin.
"VEKİLLİĞİ DÜŞÜRÜLMELİDİR"
Bir tarafta milletvekili maaşı alıp diğer tarafta terör kamplarına katılmak hainliktir. Suriye'ye nasıl geçtiğinizi yürekliysen sor, adamsan üstüne git. Biz TBMM'de terörist ve terörist sempatizanı görmek istemiyoruz. HDP'li Semra Güzel'in vekilliği düşürülmelidir.
Yorum Yazın