Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan’ın Karabağ zaferinin birinci ayı kutlamaları çerçevesinde 10 Aralık’ta Bakü’de düzenlenecek kutlamaya katılacak. 10 Aralık tarihi, 1991’de Azerbaycanlıların boykot ettiği ve yalnızca Ermenilerin katıldığı referandumla Karabağ için bağımsızlık kararı alınan gün olma özelliğini de taşıyor.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan geçtiğimiz ay 10 Kasım itibarıyla Dağlık Karabağ’da çatışmaların durması için bir anlaşma imzalamıştı. Azerbaycan’da Karabağ zaferinin birinci ayı kutlamaları 10 Aralık’ta gerçekleştirilecek. Erdoğan da, kutlamalar çerçevesinde 10 Aralık’ta Bakü’de düzenlenecek askeri geçit törenini izleyecek. 10 Aralık tarihinin, 1991 yılında Azerbaycanlıların boykot ettiği ve yalnızca Ermenilerin katıldığı referandumla Karabağ için bağımsızlık kararı alınan güne denk gelmesi dikkati çekti. Erdoğan ve Aliyev’in yapacağı görüşmelerde masada Karabağ’ın yeniden imarı, bölgede yeni enerji hattı projesi gibi önemli başlıklar olacak.
‘Zafer Günü’ değiştirildi
Aliyev, önceki gün imzaladığı bir kararnameyle 10 Kasım’ı “Zafer Bayramı” ilan ederken, bu günü, “halkın gücünün ve milli gururun bayramı” olarak niteledi; bayramın “devletin prestiji ve gelecekteki gelişimi için istisnai bir öneme sahip olan bu eşi görülmemiş zaferi ebediyen devam ettireceğini” ifade etti. Daha sonra 10 Kasım tarihinin Mustafa Kemal Atatürk’ün ölüm yıldönümü olması sebebiyle, bayram için belirlenen tarih 8 Kasım olarak değiştirildi.
Ruhani ile görüştü
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile telefonda görüştü. İletişim Başkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre; Erdoğan, İranlı bilim adamı Muhsin Fahrizade’nin uikast sonucu hayatını kaybetmesinden derin üzüntü duyduklarını ifade etti. Erdoğan, Dağlık Karabağ ihtilafında artık yeni bir döneme girildiğini belirterek, bu dönemde de Azerbaycan’ın toprak bütünlüğü ve egemenliğine gölge düşürebilecek her türlü eylemden hassasiyetle kaçınılmasının fevkalade önemli olduğunu, kalıcı barış ve istikrarın tesisinin yeni fırsat pencereleri açacağını, bunun Ermenistan dahil tüm bölge ülkelerinin yararına olacağını ifade etti.
Yorum Yazın