Hollanda'da yaşayan 24 yaşındaki Dilara Şahin rahatsızlanması sonucu hastaneye kaldırıldı. Yoğun bakıma alınan genç kadının bir süre sonra yaşam ünitesinin fişinin çekilmesi konusunda doktorlar karar aldı. Ancak Dilara Şahin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla İstanbul'a getirilerek Türk doktorlara emanet edildi.
Hollanda'da yaşayan 24 yaşındaki Dilara Şahin'e akut lösemi teşhisi konuldu. Aralık ayı sonunda yoğun bakıma alınan genç kadının yaşam ünitesinin fişinin çekilmesine karar verildi.
Babası bu olayı duyurdu ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla Dilara Şahin İstanbul'a getirildi. Şahin, Doktor Siyami Ersek Hastanesi'nde tedavi altına alındı.
Ailesi Oğuz ve Nurten Şahin yaşanan süreçle ilgili CNN Türk muhabiri Samet Güler'e açıklamalarda bulundu. Baba Oğuz Şahin açıklamasında, "İstanbul'a geldik Allah razı olsun. Umutlu ve mutlu bir haber beklemek ümidiyle heyecanla bekliyoruz. İki gün öncesine kadar kızımızın bugün fişinin çekileceği saatlerini bekliyorduk. Şükürler olsun Cumhurbaşkanımız sesimizi duyduktan sonra hemen harekete geçti. Şu an tedavi süreci hızlı bir şekilde başlattı ve güzel bir haber bekliyoruz şimdi. Umutlu bir bekleyiş içerisindeyiz. Devlet büyüklerimizinden doktorumuzdan Allah razı olsun. Hepsi bizler için elinden gelenin en iyisini yapıyor. Hep söylüyorum. Bugün salı saat 14.00'te yaşam fişinin çekileceği saatti. Allahımıza şükürler olsun bu acı saati yaşatmadığı için devlet büyüklerimizden bilhassa Reis-i Cumhurumuza teşekkür ediyorum. Allah onun ömrünü uzatsın. Devletimiz var olsun.' dedi.
"9 GÜN VÜCUDUNDA BAKTERİ ARADILAR"
Kızının 12. ayın 19'una kadar hiçbir şikayetinin olmadığını söyleyen baba Şahin, 'O günün akşam üzeri 'Baba ben her halde grip olacağım. Biraz başım ağrıyor. Halsizlik var' dedi. Biraz da ateşi vardı. Sabahı zor ettik. Sabah olunca acilden giriş yaptık. Hastaneye aldılar. İlk dedikleri bunun vücudunda bakteri var. Kısaca anlatmak gerekirse 9 gün ona yoğunlandılar. 9 gün vücudunda bakteri aradılar. Bu arada da bakteriyi öldürmek için antibiyotik kullandılar. Hem arıyorlar hem bulmadıkları bakteriyi öldürmeye çalışıyorlar. Ama 9. gün geç teşhis oldu maalesef. Dediler ki 'Çocuğunuz akut lösemi. Yani kan kanseri. Yapılacak ilk şey acilen buna kemoterapi uygulayalım.' Sabahleyin biz de izin verdik.
"SON 3 HAFTADIR BİZİ İKNA YOLUNA BAŞLADILAR"
Kemoterapiyi uyguladılar. Ama kemoterapi de maalesef ciğerlerde su toplattı. Ve ciğerlerinin çok aşırı derecede zarar gördüğünü söylediler. Yoğun bakıma aldılar. Yoğun bakımdan 15 gün sonrasında ümidi onlar kesti. Çok kısa bir zaman içerisinde dediler ki, 'Buna fazla yapılacak bir şey yok.' Biz tabi şok olduk bunları duyduktan sonra. Biz kızımızı alıp evimize götüreceğimizi saatleri beklerken 'bundan sonra makineden çıkartalım ağır ağır' demeye başladılar. Son 3 haftadır bizi ikna yoluna başladılar. Hollanda hastanesi, 'Yapabileceğimiz bir şey yok, fazla yormayalım, acı çektirmeyelim' demeye başladı. Ben arayış içerisine girdim. Kesinlikle fişinin çektirilmeyeceğini, dinimizce de bunun uygun olmadığını söyledim. Doktorlarımız, Sağlık Bakanımız sık sık arıyor, bilgilendiriyor. Sabırlı olmamızı, dua etmemizi, doktorlarımızın elinden geldiklerinin fazlasını bile yaptıklarını söylüyorlar. Buna zaten eminiz. Sabırla, ümitle, heyecanla bekliyoruz." açıklamasını yaptı.
Anne Nurten Şahin ise şunları söyledi; İnşallah sonu güzel olacak. Bizim hiç umudumuz bitmemişti. İnşallah bundan sonrası daha güzel olacak. Devletimize, milletimize, gerçekten dua edenlere büyüklerimize çok teşekkür ederim. Tayyip babamıza çok teşekkür ederim. Allah razı olsun.
Yorum Yazın