MHP'li Ruhi Ersoy'dan dikkat çeken paylaşım

MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy:

Muhalefete Sorular...????

1- Ülkemiz; uzun yıllardır başta PKK olmak üzere çeşitli terör sorunları yanında 15 Temmuz hain darbe girişimini yaşamıştır. Terör örgütleriyle ve darbe teşebbüsüyle bağlantılı küresel güç odaklarının yegâne amacının ülkemizi dize getirmek olduğu aşikârdır.
2) Elbette ki, bahsi geçen durumlara benzer amaçlar, niyetler ve teşebbüsler çeşitli unsurlar kullanılarak binlerce yıllık Türk Devletleri tarihinde ve olduğu gibi, Cumhuriyet döneminde de ülkemize karşı denenmek istenilmiş veya bizzat uygulanmıştır.
3) Türk Milletini, sadece midesini düşünen, “tenceresi kaynamazsa, iktidarı değiştirir” şeklindeki basit ve sığ pencereden gören anlayış unutmamalıdır ki, bu millet at dışkısından seçtiği arpa ile yorganını bebesine değil cepheye taşıdığı top mermilerine örterek, kayısı çekirdeğini ekmek yaparak vatan savunmuş bir millettir.
4) Böylesi bir arka planı ve mazisi olan bir milletin, kendisini yönetmeye talip olan siyasetçiye yaklaşımında; “acaba bana ne gibi bir menfaat sağlayacak?” gibi bir yaklaşım öncelikli tercih sebebi olmayacaktır.
5) Vatandaşımızın hayatını refah içinde idame ettirmesi sürdürmesi elbette yadsınamaz bir gerçektir haktır. Ancak milletimiz; Devletinin bilinmezliklere sürüklenme ihtimali karşılığında; kişisel refahı ile Devletinin bekâsını birlikte düşünerek tartarak tercihini kullanacaktır.
6) Diğer taraftan FETÖ gibi bir terör örgütünün, Devletin tüm kurumlarına uzun yıllara yayılan bir zaman diliminde sinsice yerleşerek saldırıya geçmesinin yanında, sınırlarımızda ve gönül coğrafyamızda karşı karşıya kaldığımız ihânet düşmanca/hasmane hareketleri aklıselim herkesin malumudur.
7) İçerisinde ki gayri millî unsurlardan arınmış, millî bir hükûmetin ve ordunun Elbap, Fırat, Kalkanı, Afrin Zeytin Dalı ve Barış Pınarı operasyonları başta olmak üzere, Doğu Akdeniz, Libya, KKTC ve son olarak da Karabağ’da almış olduğu inisiyatifler sonucunda ülkemizin ve milletimizin kazanımları ortadadır.
 Alınan bu inisiyatiflerle gerek diplomaside gerek sahada doğrudan ve hızlı müdahalelerle ülkemiz lehine sonuçlar alınmış, sürüncemeye mahal verilmeden güçlü Devlet olmanın gereği yapılmıştır.
Burada süreçlerde Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin işlevselliği yadsınamaz bir gerçektir.

9) Durum bu kadar net bir şekilde ortada iken “yeniden parlamenter sistem” hayali görenlerin, yukarıda kısaca ifade etmeye çalıştığımız konularda ve Millî Devlet politikaları konularında ne düşündüklerini ilk önce aziz milletimize izah etmeleri gerekmektedir.
10) Aynı şekilde aziz milletimizin de siyaset kurumunun bu aktörlerine(!) pozitif değer setlerini ve millî şuurlarını ön plana alarak, algılarının yönetilmesine izin vermeden benzer konularda ne düşündüklerini sorup, ona göre hareket etmeleri etmesi gerekmektedir kadim değerlerimizin bir gereğidir.
11-Bu bağlamda; milletimiz, kendisini yönetmeye talip olanlara, millî hafızasından damıttığı güncel ve tarihsel soruları soracak, veya genetik kodlarında yine millî bir refleksle bu soruların cevaplarını arayacaktır.

Bu sorulardan ilk akla gelenler;

1-FETÖ terör örgütü hakkında ne düşünüyorsunuz, bu örgütle mücadele konusunda ne gibi bir yöntem uygulayacaksınız?
2-15 Temmuz’u bir ihanet, işgal ve darbe girişimi olarak mı görüyorsunuz, yoksa “asıl darbe 20 Temmuz’da mı yapılmıştır” mı diyorsunuz?
3- 1915 Ermeni Tehciri ve sözde soykırım iddiaları hakkında ne düşünüyorsunuz? Yoksa birileri gibi “soykırım yapılmıştır” demekten çekinerek ucu açık cevaplar vermeyi mi tercih ediyorsunuz?
4-Türkiye Cumhuriyeti’nin üniter bir Millî Devlet olarak mı devam etmesini, yoksa Merkeziyetçi bir anlayışla yönetip federatif bir yapılanmayı mı arzu ediyorsunuz?
5-Türk Devlet Politikasının Doğu Akdeniz’de ve Libya’da aldığı inisiyatifleri; doğalgaz aramaları başta olmak üzere millî enerji politikası hakkında ne düşünüyorsunuz? Siz olsanız bu politikalara devam mı edersiniz yoksa “yurtta sulh, cihanda sulh” diyerek bırakır mısınız?
6-İktidara gelmeniz halinde Elbap, Afrin, İdlip başta olmak üzere, Suriye’nin kuzeyinde ne işimiz var diyerek geri mi çekileceksiniz? Yoksa Türk’ün kanının aktığı yerlerde var olmanın mücadelesini mi vereceksiniz?
7-Başta Azerbaycan ve Kıbrıs olmak üzere, gönül coğrafyamızda ülkemizin aldığı inisiyatiflere nasıl bakıyorsunuz? İktidara gelmeniz halinde bu coğrafyalar hakkında ki politikalarınızı neye göre ve nasıl şekillendireceksiniz?
8)Ülkemizin yurt içinde ve yurt dışında özellikle son dönemde verdiği sonuç odaklı bu mücadeleleri ve kazanımları, öngördükleriğünüz güçlendirilmiş parlamenter sistemle ve özellikle de muhtemel bir koalisyon hükumeti ile nasıl verileceğini korumayı öngörüyorsunuz?
9) Son olarak belirtelim ki; necip milletimizin her bir ferdi, siyasi muhatabından bu tür sorulara aldığı cevaplar neticesinde, engin feraset ve irfanıyla hareket ederek, hiçbir maceraya fırsat vermeyecek şekilde ülkesinin, milletinin ve Devletinin geleceği hakkında tercihini kullanacaktır.

Prof. Dr. Ruhi Ersoy
Milliyetçi Hareket Partisi
Genel Başkan Başdanışmanı