© Tüm hakları saklıdır © 2020 Bizimbasin.com

MHP'li Çiçek'ten: Zillet ittifakının şeytanca propagandaları

MHP Genel Başkanı Basın Danışmanı Yıldıray Çiçek, "Zillet ittifakının şeytanca propagandaları" adlı bir yazı kaleme aldı.

          Gerek Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan, gerekse MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli, Cumhur İttifakı’nı koruma ve yaşatma noktasında birbirine sahip çıktıkça, Cumhur İttifakı’nın düşmanları âdeta çıldırıyor. Ne yapsalar olmuyor. Akla hayale gelmedik fitnelere başvuruyorlar olmuyor, iftiralara sarılıyorlar olmuyor.

          Cumhur İttifakı kurulduğunda önce “MHP, AKP’ye koltuk değneği oldu”, MHP saraya bekçi oldu”, “MHP stepne oldu”, “Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Bahçeli’yi teslim aldı”, “Patron çıldırdı, MHP dükkânı kapattı” diye propaganda yapan iblisin siyaset ayakları buradan tutturamayınca şimdi tam tersi propaganda yapmaya başladılar. Bu sefer de “%11 oyu olan MHP, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ne derse yaptırıyor”, “Recep Tayyip Erdoğan, MHP için dava arkadaşlarını harcıyor” demeye başladılar. Her iki propagandayı yapan aynı ihanet çetesi olunca buradaki niyetleri anlamak zor değildir. Amaçları AKP-MHP arasına fitne sokup, samimiyeti, güveni zedelemek, her iki tarafın nefsini harekete geçirerek Cumhur İttifakı’nın birliğini bozmaktır. Bu iblis çetesinin bu manada son dört yıldır yapmadığı kara propaganda kalmamıştır.

          Türk tarihine ihanetleriyle geçen Ahmet Davutoğlu, geçtiğimiz günlerde Bülent Arınç gündemiyle ilgili “Şu istifa edecek diyor Bülent Arınç gibi eski bir Meclis Başkanı, Yüksek İstişare Kurulu’ndan istifa ediyor. O zaman Sayın Erdoğan’a sormak lazım ülkeyi kim yönetiyor? Siz mi yönetiyorsunuz Bahçeli mi?” açıklamasını yapmış… Serok Ahmet’e sormak lazım. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın terörist olarak gördüğü Selahattin Demirtaş’ın tahliyesini isteyen Bülent Arınç’ı siz mi yönetiyorsunuz ki sizin gibi o da teröriste tahliye istemiştir. Sizde biraz şeref, haysiyet ve vicdan olsa 846 kişinin azmettirici katiline tahliye istemezsiniz. Ama yok ki istiyorsunuz?

          Meral Akşener de geçtiğimiz günlerde zillet ittifakının sesi olan Haber Türk ekranlarında Fatih Altaylı’ya çıkmış, bandı tekrar başa sarmış ve diyor ki “Geçmişte Erdoğan Bahçeli’ye, Bahçeli Erdoğan’a neler söyledi. Sonra birleştiler. Seçmen travma geçirdi.”

          “İYİ Parti’yi CHP ve HDP ile yan yana getirme çabasını çirkin, saygısız ve çok ayıp buluyorum” dedikten sonra CHP ve HD(P)KK ile ittifak yapan seni görüp cinnet geçirmiyorsa, son 4 yıldır 15 bin terörist öldürmüş Cumhur İttifakı’nın varlığı sadece hainlerde travma yaratır Heval Meral Hanım…

          CHP ve HD(P)KK’ya yanaşınca Diyarbakır göçmeni olduğunu bile bu millete yeni öğretmiş birisin. Senin hakkında daha neler öğreneceğiz bakalım… Heval Meral sen “çirkin, saygısız, çok ayıp” olan CHP-HD(P)KK ittifakına devam et ve bir daha Cumhur İttifakı’nın ismini ağzına alma… Gerçi varlık sebebin CHP-HD(P)KK’nın önünü açmak için Cumhur İttifakı’na saldırmak iken bu mümkün mü?

          Heval Meral’in CHP-HD(P)KK ile yan yana geldiği yetmedi. Tunceli dağlarına askerlerimizin yazdığı “Ne mutlu Türk’üm diyene” sözüne Türkiye’de ilk karşı çıkan Ahmet Davutoğlu’na bile teslim oldu. Şimdi birbirlerinin genel merkezlerinden çıkmıyorlar.

          Cumhur İttifakı’nın tüm mensupları, CHP’nin başını çektiği ve hepsini HD(P)KK havuzunda topladığı zillet ittifakına karşı dikkatli olmalıdır. Cumhur İttifakı’nın gücünü zedelemek, birliğini zayıflatmak için her türlü fitne ve iftiraya başvurmayı sürdüreceklerdir.

          Bülent Arınç olayında bile Arınç safında yer alan, onun ihanet söylemlerini destekleyen zillet ittifakının gözünü gerçekten ihanet bürümüştür. Bu şer ittifakının hükümeti devirebilmek adına yapmayacağı iş birliği, girmeyeceği şeytan kılığı yoktur. Bunlara teslim edilecek ülke emin olun düşmanın zaferi olacaktır.

          Bunun için Cumhur İttifakı’nın kıymetini anlamak ve bilmek lazımdır. Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın ve MHP Lideri Sayın Bahçeli’nin her adımı, davranışı bu kıymeti anlamaya ve bilmeye yönelik örnek teşkil etmektedir.

          MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin “Cumhur İttifakı, siyaseti pazarlık üzerine inşa etmemiştir. Cumhur İttifakı, al-ver süreciyle kurulmamıştır. Cumhur İttifakı’nın ortak paydası mevki-makam hırsı değil, Türk milletinin tarihi ve dokunulmaz haklarıdır. Cumhur İttifakı, cumhurun şeref nişanesi, cumhuriyetimizin kuruluş ruhunun nigehbanıdır. Yolu doğru olanın yükü de ağırdır.” ifadeleri üzerine, Sayın Erdoğan’ın da “Önümüzdeki hukuki ve ekonomik reform gündemini de yine Cumhur İttifakı olarak hayata geçireceğiz. Sayın Bahçeli’nin de ifade ettiği gibi, bu ittifak asla gizli veya açık pazarlıklar üzerine kurulu değildir” ifade etmesi yeterli ölçü olmuştur.

          Bu birlik ve beraberlik elbette Türkiye üzerinde hesabı olanları ve onların içerideki uzantılarını rahatsız edecek ve saldırılarını arttırarak sürdüreceklerdir.

          Bir Cumhur İttifakı’nı yan yana getiren sebeplere bakın; bir de zillet ittifakını yan yana getiren sebeplere… Zaten Türkiye’nin huzurunu, geleceğini ve varlığını düşünenlerin Cumhur İttifakı dışında bir seçeneği yoktur.

          HD(P)KK ve terörist Demirtaş peşine düşenler Türkiye’yi ancak çukurlara, hendeklere düşürür. Çok şükür Cumhur İttifakı var da şimdi hepsini çukurlara, hendeklere gömüyor.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER