Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kayseri'deki durumun nedeni muhalefetin zehirli söylemidir
GÜNDEMAK Parti 'Yerel Yönetimler İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda konuşma yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kayseri'deki yaşanan olaylarla ilgili son dakika açıklamasında bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle; Yerel yönetimler istişare ve değerlendirme toplantımız münasebetiyle sizlerle beraber olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum. 31 mart seçimlerinin sonrasında bütün belediye başkanlarımızın iştirakı ile tertiplediğimiz toplantımızın hayırlı olmasını diliyor, toplantının içeriğine katkı sunan ve katkı sunacak arkadaşlarıma şimdiden teşekkür ediyorum. Yeni belediye başkanlarımızı, yeniden seçilen belediye başkanlarımızı yürekten tebrik ediyor, hayırlı olsun diyor, şehirlerimize ve hemşehrilerimize hizmet yolunda her birinize ayrı ayrı başarılar diliyorum.
Genel merkez yerel yönetimler başkanlığımız ile birlikte toplantımızın düzenlenmesine destek veren tüm birimlerimizi tebrik ediyorum. Son bir yılda 10 ay arayla üst üste 3 seçim geçirdik. Seçim döneminde belediye başkanlarımızla çeşitli vesilelerle elbette bir araya geldik. Ancak AK Parti'nin adeta alameti farikası olan geniş katılımlı istişare ve değerlendirme toplantımızı seçimler nedeniyle gerçekleştiremedik.
"ORTAK AKILLA ÇÖZÜM YOLLARI ARIYORUZ"
Geçen ay başında yine burada Kızılcahamam'da ilk etapta eski-yeni kurmay kadrosu ve milletvekilleriyle beraber olduk. Her kademede danışmaya, diyaloğa önem veriyor ülkemizin ve partimizin gündemindeki konulara ortak akılla çözüm yolları arıyoruz. Bu anlayışla büyükşehirden il, ilçe ve belde belediyelerine kadar AK Partili tüm belediye başkanı arkadaşlarımızla bir araya gelelim istedik. Böylece hem yerel seçim sonuçlarını sizlerle de masaya yatıralım. Hem şehirlerimizin ihtiyaçlarını ve projelerimizi detaylıca görüşelim. Hem de önümüzdeki döneme dair yol haritamızı sizlerin de önerileriyle beraberce şekillendirelim dedik. Davetimize icabetle burada bulunan tüm belediye başkanlarımıza, grup başkan vekillerimize ve il genel meclisi başkanlarımıza teşekkür ediyorum. İnşallah bundan sonra da gerek il ziyaretleri, gerekse farklı toplantılarla siz başkanlarımızla sık sık bir araya geleceğiz.
"BİZ BAŞKALARI GİBİ TEPEDEN İNME BİR PARTİ DEĞİLİZ"
Hepinizin bildiği gibi AK Parti'nin hikayesi yerelden genele ilerleyen bir başarı hikayesidir. Biz başkaları gibi tepeden inme bir parti değil, yerelden bizzat halkın içinde zuhur etmiş ve yükselmiş bir partiyiz. Bundan tam 30 sene önce millete hizmet yolculuğumuza belediyelerden başladık, mahalli idarelerdeki örnek karnemizle yeni hedeflere yürüdük. Yerel yönetimlerdeki başarımız önümüze yeni kapıların ve yepyeni ufukların açılmasına vesile oldu. Politikalarımızı önce belediyelerdeki uygulamalarla ortaya koyduk. Milletimizin sorunlarına önce belediyelerde çözüm ürettik.
"AK PARTİ TÜM DÜNYANIN EN YETKİN, EN DONANIMLI SİYASİ HAREKETİDİR"
Kendimizi halkımıza önce belediyelerde ispat ettik. Milletimiz bizi ilk olarak yerel yönetimlerde gördü, tanıdı, bizi orada inandı ve güvendi. Mahalli idarelerdeki üstün hizmetlerimiz sonrasında 2002 yılında bu sefer ülkeyi yönetme sorumluluğunu AK Partili kadrolara tevdi ettik. Şunu unutmayınız, 2002'de bize iktidar kapısını açan da, 22 yıl boyunca iktidarda tutan da hiç tartışmasız yerel yönetimlerdeki başarılarımızdır, gayretlerimizdir. AK Parti'nin en büyük referans kaynağı son 30 yıldır yerel yönetimlerdir. Bu gerçek 1994 senesinden beri değişmemiştir ve değişmeyecektir. Bakınız burada şunu büyük bir gururla ifade etmek isterim; AK Parti birikimiyle, vizyonuyla, referanslarıyla, yerel yönetimlere sadece Türkiye'nin değil tüm dünyanın en yetkin, en donanımlı siyasi hareketidir.
"RAKİPLERİMİZ BİZİ TAKLİT ETMEYE BAŞLADI"
AK Parti belediyeciliği bugün küresel ölçekte bir marka haline gelmiştir. Mahalli idareler alanında ülkemizde 30 yıldır standartları biz belirliyoruz. Öyle ki, rakiplerimiz bile bizi taklit etmeye bizden kopya çekmeye başladı. Pek çok başlıkta onların da yol haritasını dolaylı olarak biz şekillendiriyor, bir nevi siyasi rakiplerimize koçluk yapıyoruz. Tüm bunları söylerken elbette mükemmel olduğumuz iddiasında değiliz. Dünya değişirken Türkiye muazzam bir dönüşümden geçerken bizim de değişime daha hızlı adapte olmamız gereken kimi başlıklar vardır. Toplumun özellikle gençlerimizin nabzını daha iyi tutmamız, beklentilerini daha iyi karşılamamız, belediye hizmetlerinde daha yenilikçi uygulamalar geliştirmemiz gereken konular mutlaka olabilir. Ama şehirlerimizin sorunlarını çözme, şehirlerimizi geleceğe hazırlama, popülizme bulaşmadan politikalar üretme noktasında hiçbir parti, hiçbir belediye başkanı AK Partili kadrolarla yarışamaz, bizimle rekabet edemez.
"UÇUK VAATLERDE BULUNDULAR"
31 Mart seçimlerinden bu yana yaşananlar bu gerçeği çok net biçimde bir kez daha göstermiştir. Taşlar yerine oturdukça herkes daha sağlıklı ve objektif değerlendirmeler yapabiliyor. Son seçimlerde muhalefet hepimizin bildiği gibi tamamen ucuz popülizme dayanan bir kampanya yürüttü. Ekonomideki sıkıntıları da istismar ederek kim ne veriyorsa benden 5 katı anlayışıyla hiçbir temeli olmayan uçuk vaatlerde bulundular. Deprem riski ve kentsel dönüşüm dahil şehirlerimizin kanayan yaralarına dair maalesef ortaya hiçbir somut proje koymadılar. Hayat pahalılığının yükü altında ezilen insanlarımızın popülizm dalgasına kapılmasına maalesef engel olamadık.
Muhalefetle yine ülkeye ve milletimize zarar verecek bir vaat yarışına girmeyi de açıkçası AK Parti'nin siyaset kodlarıyla bağdaştıramadık. İnsanımızla aramızdaki güven duygusunu zedeleyerek Türk ekonomisine ağır bedeller ödetecek her türlü popülizmden uzak durduk. Dünyanın ve Türkiye'nin gerçekleri temelinde hazırladığımız projelerimizi kamuoyumuzla paylaştık.
31 Mart günü milletimiz sandığa gitti son sözü söyledi, iradesini oraya özgürce yansıttı. Biz de bu iradeyi öperek başımızın üstüne koydu. Yüksek Seçim Kurulu'nun açıkladığı kesin sonuçlara göre Cumhur İttifakı 31 Mart seçimlerinde yüzde 40,5 oy oyanına ulaşmıştır. Milletimiz 12 büyükşehir, 12 il, 347 ilçe ve 170 belde olmak üzere toplam 541 belediyenin yönetimini AK Parti'ye emanet etmiştir. Cumhur İttifakı'ndaki müttefikimiz MHP ise 8 il, 114 ilçe ve 97 belde belediyesi kazandı. Böylece Cumhur İttifakı 12'si büyükşehir, 20'si il, 461'i ilçe, 267'si belde olmak üzere toplam 760 belediyede ipi göğüslemiş oldu. 31 Mart'ta seçim yapılan 1393 belediyenin yüzde 54,6'sını önümüzdeki 5 yıl boyunca inşallah Cumhur İttifakı yönetecektir.
'BAYRAK DEĞİŞİMİ' MESAJI
Hatay'ın 10 yıllık fetret devrinin sona ermesinden ayrıca mutluluk duyduk. Bu vesileyle bir kez daha tercihini Cumhur İttifakı'nın gerçek belediyecilik vizyonundan yana kullanan tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. Bir önceki yerel seçimlere kıyasla oy oranları açısından ortaya çıkan negatif sapmayı elbette gözardı etmiyoruz. Her ne kadar ekonomideki zorluklar öne çıkmakla birlikte bunun haricinde sonuçlara etki eden başka faktörlerin de olduğunu görüyoruz. Milletimizin iradesini sorgulamadan, seçmenin verdiği mesajların ışığında çok boyutlu olarak muhasebemizi yaptık ve yapıyoruz. Hatayı da kusuru da kendimizde arıyoruz. Muhalefetin son 21 yılda defalarca düştüğü halkı ve sandığı suçlama gafletine düşmeden, iğneyi kendimize çuvaldızı başkasına batırıyoruz. İnşallah bu hassas süreci kendi takvimimiz içerisinde tam manasıyla bir bayrak değişimi havasında birlik ve kardeşliğimizden taviz vermeden bir kuyumcu titizliğiyle yürüteceğiz. Milletimizin AK Parti'den talepleri gerçekleşene kadar tüm kademelerde gereken adımları atmayı kararlılıkla sürdüreceğiz.
"BAZI MEDYA MENSUPLARINA ROMA DİYET BORÇLARINI ÖDEMEKTE HİÇBİR KUSUR ETMİYORLAR"
Seçimler bitince muhalefetin vaat yağmurunun da sonuna gelindi. Gençlere, kadınlara, esnafa, emekliye verilen sözlerin tamamı unutuldu. Düne kadar seçim kazanmak için hesapsızca atıp tutanlar bakıyorsunuz bugün ekmekten suya ellerinin altındaki her şeye zam yapıyorlar. Ucuzlatacağız, fiyatını indireceğiz, hatta bedava yapacağız dedikleri hizmetlerin neredeyse tamamında astronomik fiyat artışlarına gittiler. Bu konuda gemi öyle bir azıya aldılar ki kendi partilileri bile isyan etmeye başladı. İş üretmek, verdikleri sözlerin arkasında durmak, hizmet etmek yerine bütün enerjilerini artık bahane bulmaya harcıyorlar. Devraldıkları kimi belediyelerde eski başkanlarımıza iftiralar atacak kadar siyasi ahlaktan yoksun davrandılar. Allah var, bu süreçte sadece bir kesime verdikleri sözlere sadık kalıyorlar. Şahsi reklam ajansı olarak kullandıkları bazı medya mensuplarına Roma turuyla diyet borçlarını ödemekte hiçbir kusur etmiyorlar.
Eş, dost, akraba, tanıdık çiftliğine çevirdikleri belediyelerde kayırmacılığın adeta kitabını yazıyorlar. Geride bıraktığımız 3 aylık dönemde güya özgürlük adına alkol tüketimini teşvik etmek, cinsiyetsizleştirme politikalarına aleni destek vermek, belediye binalarını LGBT paçavralarıyla donatma dışında herhangi bir icraatları olmadı.
KAYSERİ'DEKİ OLAYLAR
Kayseri'deki küçük grubun yol açtığı durumun nedeni muhalefetin zehirli söylemidir. Kim olursa olsun; vandallık yapmak, sokakları ateşe vermek kabul edilemez. Biz hiçbir zaman böyle olmadık, inşallah hiçbir zaman da böyle olmayacağız. Ayrımcılık, ötekileştirme, nefret diliyle insanları düşmanlaştırma AK Parti siyasetinde kendine yer bulmamıştır, asla ve asla bulmayacaktır.
İlginizi Çekebilir