© Tüm hakları saklıdır © 2020 Bizimbasin.com

CHP-HDP-İP ittifakı yolun sonunda mı yoksa rol mü?

MHP Genel Başkanı Basın Danışmanı Yıldıray Çiçek, 'CHP-HDP-İP ittifakı yolun sonunda mı yoksa rol mü?' başlıklı bir yazı kaleme aldı.

          Yerel seçimlerde âdeta “saman altından su yürüterek” HDP ile ittifak yapan CHP-İP, HDP’nin Meclise gönderilen HDP milletvekillerinin fezlekesinden dolayı köşeye sıkışmış durumdadır. CHP fezleke konusunda tamamen HDP’nin yanında, İP ise iki yöneticisinin yaptığı açıklamayla HDP milletvekillerinin fezlekesine “Evet” diyeceklerini duyurdu. İpi CHP’nin elinde olan İP bu kararı nasıl uygulayacak onu hep beraber takip edeceğiz. Çünkü İP Genel Başkan Yardımcısı Yavuz Ağıralioğlu “Biz HDP’yi problemli görüyoruz, terörün gölgesinde görüyoruz. Dillerini problemli görüyoruz. Dolayısıyla milletin Meclisinde bu üslupla siyaset yapmalarını uygun bulmuyoruz. Evet diyeceğiz” açıklamasını, İP Grup Başkanı İsmail Tatlıoğlu ise “Ama terörle iltisaklı bir durum olduğunda zaten bizim buradaki duruşumuz bellidir. Sayın Ağıralioğlu’nun söylediği de bizim bu çizgimizdir” açıklamasını yaptı. Bugüne kadar HDP ile her konuda iş birliği yapan ve hatta onları “Kürtlerin siyasal temsilcisi” olarak gören bu zihniyetin fezleke konusunda ne yapacağını merakla bekleyeceğiz. Bu durum CHP, İP ve HDP için gerçekten zor durum.

          Sen kalk yerel seçimde ittifak yap, ortaklardan birisi celladın olsun. Daha önce “İyi Parti, size söylüyorum: Size rağmen, içinde bulunduğunuz ittifaka, HDP ve PKK’ya içinde gönül vermişlerin de olduğu insanlar oy verdi. Şu an koltuklarınızda HDP’nin oylarıyla oturuyorsunuz. Bu ittifakta, CHP ile yaptığınız ittifakta HDP’nin oylarının etkisi vardır. Ne yapacaksınız şimdi? Ne diyeceksiniz şimdi buna?” diyen HDP, şimdi de “vefasızlar, nankörler” diyecektir herhâlde?

          İP’in rolü CHP’nin yanında milliyetçi-muhafazakâr tabanı manipüle etmek olduğu için şimdi İYİ’ce köşeye sıkışmışlıktan başka yapacağı davranışı kalmamıştır. Ya “HDP’yi kurtaracaklar” ya da “HDP’yi teröre yardım ve yataklığı yüzünden” cezalandıracaklar. İP’in durumu “iki ucu b.klu değnek” durumudur.

          CHP ve İP, HDP’yi kaybederse siyasi projelerini hayata geçirme yolunda büyük bir ortağını kaybedecektir. CHP zaten “fezleke” konusunda HDP’nin yanında yerini alacak ama CHP sayesinde Meclise girmiş İP’in tutumu Cumhur ittifakı yanında HDP’nin fezlekesine “Evet” demek olursa, CHP-HDP-İP ittifakında büyük kırılmalar yaşatacaktır. Şimdiden Meral Akşener’e bu çağrılar başlamıştır. Cumhuriyet gazetesi yazarı Ataol Behramoğlu’nun ‘’Meral Hanım, Sayın Akşener, tarihsel bir karar verme süre cindesiniz. HDP’in siyaset alanından çıkarılması o boşluğun PKK tarafından doldurulması demek olacaktır. Bunu siz seçmeninize ve bütün ülkeye anlatabilirsiniz. Ülke sizden bu cesareti ve öngörüşü bekliyor’’ çağrısı da bunlardan birisidir. Ataol Behramoğlu kendini ayrı bir uyanık sanıyor sanırım. Sanki HDP demek, PKK demek değil gibi aklınca kurnazlık yaparak kurduğu cümleye bakın.

          “Boşluk PKK tarafından doldurulurmuş…” Peh peh…CHP, HDP’lilerin fezlekesine “Hayır”, CHP’nin sayesinde Mecliste olan İP “Evet” derse asıl siyasi kırılmalar bu iki parti arasında başlayacak ve HDP’yi projelerinde kullanmakta sıkıntı yaşayacaklardır. İP, HDP fezlekelerine “Evet” dediğinde kendi içinde Bahadır Erdem, Aytun Çıray, Hasan Subaşı gibi isimler oldukça rahatsız olacaktır. HDP’nin tüm milletvekilleri, yönetim kadrosu hep PKK’lılardan oluşmaktadır. “Biz PKK’lı değiliz” bir yönetici bulamazsınız. Böyle bölücü bir mikroptan kapatarak tamamen kurtulmak gerekiyor. Bu konuda MHP’nin net ve kararlı tutumu Türkiye’de desteklenen bir durum olmuştur.

          Alenen terör örgütü PKK’ya yardım ve yataklık yapan HDP’nin artık katlanılacak bir yönü kalmamış, sabırları taşırmaktadır. Yargı henüz kapatma adına adım atmamış olsa da, HDP milletvekillerinin fezlekesinin Meclise taşınmış olması da bir adımdır.

          CHP her ne kadar çıldırsa da, “HDP’ye dokunursanız ABD bunun hesabını sizden sorar” diye Türkiye’yi tehdit etse de hukuk devletinde HDP gibi kanlı yaratıklara yer yoktur. Fezleke oylamaları sonrası siyasetin dengesi değişecektir. CHP-İP içinde karmaşalar olacak, HDP ise bu iki partinin ilişkilerini, kendilerine vefasızlıklarını, nankörlüklerini sorgulayacaktır. İP’i siyasette var eden CHP-HDP ittifakıdır. İP’in kendilerini var eden bu partilere karşı mecburiyetten tutum alması kendisini de elbette sıkıntıya sürükleyecektir. Yoksa hendek- çukur-Kobani olaylarında azmettirdiği PKK’lı teröristlere 846 kişi öldürtmüş terörist Demirtaş’ın serbest bırakılmasını isteyen İP, daha az suç işlemiş HDP’nin milletvekilleri hakkında fezlekeye “Evet” oyu verir mi?

          CHP bu günlerde İP’e “HDP’ye sahip çık, dokunma” baskısını artıracaktır. Çünkü HDP’siz CHP bir hiçtir.

CHP, İP, HDP arasında bu sebepten dolayı önümüzdeki günlerde tansiyon yükselebilir.

          Tam bu yazıyı yazdığım esnada CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç “Milletin sesi olan milletvekillerinin, dokunulmazlığının kaldırılmasını bugünkü aşamada doğru bulmuyoruz” açıklamasını yaptı. Tek merak ettiğim, İP bu işi nasıl kıvıracak, nasıl idare edecek?

          Çünkü ne söyledikleri yaptıklarına, ne yaptıkları söylediklerine uymuyor. Bakalım CHP’den Özkoç mu, İP’ten Ağıralioğlu mu kazanacak…

HDP için artık çember daraldı.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER